YARGI İÇTİHATLARI

02.05.2025 Cuma
YARGI İÇTİHADI
OLAĞANÜSTÜ KAZANDIRICI ZAMANAŞIMI YOLUYLA MÜLK EDİNİMİ
Taşınmazın tapudaki maliki ölmüş ise 2011 yılından önce 20 yıl boyunca taşınmazı kullanan kişi (zilyet), taşınmazın kendi adına tescilini isteyebilir.

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 

16. Hukuk Dairesi 

22.01.2021 T. 

2020/170 E. 

2021/72 K.

(4721 S. K. m. 713) (6100 S. K. m. 355) (ANY. MAH. 17.03.2011 T. 2009/58 E. 2011/52 K.)

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün, istinaf incelemesi, bir kısım davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Davacı ... vekili, 23/03/2017 havale tarihli dilekçe ile Muğla İli, Seydikemer İlçesi, Eşen Mahallesi'nde bulunan, 2869 parsel sayılı taşınmazın 4/8 hissesinin müvekkili 4/8'inin ise ... adına tapuda kayıtlı olduğu, ...'ın 1982 yılında öldüğü, müvekkilinin taşınmazdaki zilyetliğinin, ...'ın ölüm tarihi olan 1982 yılından Anayasa Mahkemesi'nin 17/03/2011 tarihli karar tarihine kadar malik sıfatıyla sürdüğü, müvekkilinin taşınmazın mülkiyetini kazandığı, davalılarca tapuda 2017 yılında intikal yaptırmışlarsa da tapu kaydının hukuki kıymetini yitirmesinden sonra yapılan intikalin gerçek hak sahibini yansıtmadığı iddiasıyla, çekişmeli taşınmazın ... adına kayıtlı 4/8 hissesinin tapusunun iptali ile müvekkilleri adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.

Bir kısım davalılar, ..., ..., ..., ..., ... ve ... açılan davayı kabul ettiklerini bildirmişlerdir. Bir kısım davalılar ... ve arkadaşları vekili savunmalarında davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmişlerdir.

Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne, çekişmeli 2869 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan (davacının 4/8 hissesi dışında kalan) tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

Verilen karar; bir kısım davalılar ... ve arkadaşları vekili tarafından sunulan dilekçede özetle; mirasçılar arasında, zamanaşımı hükümlerinin işlemeyeceği, çekişmeli taşınmazın tapulama ile … evlatları ... ve ... adına tapuya kayıt ve tescil edildiği, ...'un ölümü ile 1/2 hissenin ...'a intikal ettiği, müvekkillerinin de davacı gibi ... torunu oldukları, mirasçılar arasında taksim yapılmadığı, müvekkillerinin taşınmazdaki zilyetliklerini ispat ettikleri, alınan raporlar da taşınmazdaki zeytin ağacının yerine ilişkin çelişki bulunduğu mahkemece bu çelişkinin giderilmediği, sebep ve gerekçeleriyle istinaf edilmiştir.

Dava, MK m.713/2 gereğince açılan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.

Çekişmeli taşınmazın, 519 parselin 1992 yılında ifraz edilmesi ile oluştuğu, kök 519 parsel sayılı taşınmazın, tapulama sonucunda, 1/2 hisse ile ... ve ... adına, 16/07/1981 tarihinde tapuya kaydedildiği, sonrasında, 4/8 hissesinin davacı ... adına intikal ve satışlar ile 13/09/1984 tarihinde tescil edildiği, kök 519 parsel sayılı taşınmazda 17/09/1992 tarihinde yapılan ayırma işlemi ile 4863m2 kısmının çekişmeli 2869 parsel olarak, aynı hisse oranları ile ... ve ... adına tapuya kayıt ve tescil edildiği, daha sonrasında 27/11/2017 tarihinde ise ... adına tapuda kayıtlı olan 4/8 hissenin, davalılar ... ve arkadaşları adına yapılan intikal ile tapuya kayıt ve tescil edildiği anlaşılmaktadır.

İstinaf incelemesi, H.M.K.'nın 355. maddesi gereğince, istinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır.

Kamu düzenine ilişkin olan ve kanun yolları ve alınması gereken harçlar yönünden önem arzeden dava değerinin 24.315,00TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.

İncelenen dosya kapsamı, kararın dayandığı gerekçeye göre, mirasbırakan kayıt maliki …'ın ölüm tarihi olan 22.11.1982 tarihinden, MK m.713/2 maddesinde yer alan“... ölmüş yada” kelimelerinin Anayasa Mahkemesi’nin 17/3/2011 tarihli ve 2009/58E- 2011/52K sayılı kararıyla iptal edildiği 17/3/2011 tarihine kadar, MK 713/2 maddesinde düzenlenen 20 yıllık sürenin dolduğu ve davacı taraf yararına, olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı koşullarının oluştuğu belirlenerek, davanın kabulüne karar verilmesinde usul ve yasaya bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Tüm bu gerekçelerle, davalı tarafın istinaf talebinin esastan reddine, dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Bir kısım davalılar ... ve arkadaşları vekilinin, istinaf başvurusunun, HMK m. 353/1-b-1 gereğince ESASTAN REDDİNE,

2-İstinaf giderlerinin başvuranlar üzerinde bırakılmasına, varsa istinaf gider avansından kullanılmayarak artan kısmın, istek halinde kendisine iadesine,

3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 1.660,95 TL istinaf karar ve ilam harcının peşin alınan 415,23 TL'den mahsubu ile 1.245,72 TL istinaf karar harcının başvuranlar ... ve arkadaşlarından alınarak Hazine'ye irat kaydına,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı H.M.K.'nın 362/1-a maddesi gereğince, taşınmazın değeri itibari ile kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/01/2021