HUKUKİ MAKALELER

29.01.2021 Cuma
Av. Enes TEPER
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVALARI VE PAYLAŞTIRMA İŞLEMLERİ
Paylı ve elbirliği mülkiyet halinin sona erdirilerek pay oranında ferdi mülkiyete geçilmesi veya satışla pay oranında taşınmazın bedelinin edinilmesi mümkündür.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI HANGİ DURUMLARDA AÇILABİLİR ve SATIŞ BEDELİ NASIL PAYLAŞTIRILIR?

 Günlük hayatımızda gerçek kişilerin taşınır veya taşınmaz mallar üzerinde sahip olduğu mülkiyet hakkı, ferdi mülkiyet, paylı mülkiyet ve elbirliği mülkiyet şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bu üç kavramı kısaca tanımlamak gerekirse;

Ferdi Mülkiyet; gerçek veya tüzel bir kişinin taşınır veya taşınmaz bir malın bütün hissesi (tamamı) üzerinde tek başına mülkiyet hakkına sahip olması şeklinde tanımlanmıştır.

Paylı Mülkiyet; Türk Medeni Kanunu’nun 688. maddesinde “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddî olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir.” şeklinde tanımlanmıştır. Yani paylı mülkiyete konu olan şey dış dünyada bir bütün olarak gözükse de aslında hukuksal olarak söz konusu malın mülkiyet hakkı, hak sahiplerine pay edilmiştir. Türk Medeni Kanunu çerçevesinde, paylı mülkiyette her paydaşın sahip olduğu pay miktarı eşit olarak değerlendirilmektedir. Fakat taraflar isterlerse aksi bir düzenleme ile pay miktarını farklı bir şekilde tesis edebilirler.

Elbirliği Mülkiyet; kanun veya kanunda öngörülen sözleşmeler gereğince oluşan topluluk dolayısıyla mallara birlikte malik olan kişilerin mülkiyetidir. (AKÇAL Mehmet, Elbirliği Mülkiyette Yönetim, 2019 ss 213. Erişim; https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/915107) 

Elbirliği mülkiyette dikkat edilmesi gereken iki nokta vardır. Birincisi; elbirliği mülkiyet sadece kanunda belirtilen durumlarda tesis edilebilir. Yani elbirliği mülkiyetinin tesisinde numerus clausus ilkesi geçerlidir. İkinci dikkat edilmesi gereken nokta ise kural olarak taraflar elbirliği mülkiyetine konu olan ortaklıktaki mallar üzerinde tek başlarına diledikleri gibi tasarrufta bulunamazlar. Çünkü, elbirliği mülkiyetinde ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı, ortaklığa giren malların tamamına yaygındır.

PAYLI MÜLKİYET VE ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ NASIL SONLANDIRABİLİR? MAHKEME TARAFINDAN SATIŞ VE PAYLAŞTIRMA İŞLEMİ NASIL YAPILACAK?

Kural olarak, paylı mülkiyette hak sahipleri, payları üzerinde diğer paydaşların rızasını almaksızın diledikleri gibi tasarruf işlemi tesis edebilirler. Ancak, paydaşlardan biri payını üçüncü bir kişiye satması durumda kanun koyucu diğer paydaşlara önalım hakkı tanıyarak bir nevi paydaşların tasarruf yetkisinde kısmi bir sınırlama getirmiştir.

Taraflar paylı mülkiyet ilişkisi sürdürmek istemedikleri takdirde aralarında yapacakları bir anlaşma ile aralarında paylı mülkiyet ilişkisini sona erdirebilirler. Fakat, taraflar paylaşma konusunda anlaşamadıkları takdirde paydaşlardan her biri ortaklığın giderilmesi davasıyla paylı mülkiyetin sonlandırılmasını talep edebilir. Paydaşlar tarafından ortaklığın giderilmesi davası ikame edildiği takdirde mahkemece, tarafların talepleri doğrultusunda mümkünse dava konusu malın aynen taksimine veya taksim sonucunda bölünen parçaların değerleri denk değilse para eklenmek suretiyle denkleştirilme yapılarak taksimine bölme mümkün değilse veyahut duruma göre taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verilebilir.

Mahkeme tarafından gerçekleştirilen yargılama işlemi sonucunda paylı mülkiyetin konu olduğu taşınır ve taşınmazın satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine karar verildiği takdirde paydaşlar arasında satış bedeli paydaşların payları oranında paylaştırılması gerekmektedir. Nitekim, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, 2016/17042 Esas, 2020/4020 Karar sayılı ilamında “Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Satışına karar verilen taşınmaz; a) Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında,” paylaştırılması gerektiğine karar vermiştir.

Elbirliği mülkiyet söz konusu olduğu takdirde kural olarak taşınır veya taşınmaz eşya üzerinde elbirliği mülkiyet devam ettiği sürece paydaşlar payları üzerinde tasarrufta bulunamazlar. Ancak, Türk Medeni Kanunu’nun 677. Maddesi ile bu kurala istisna getirilmiştir. Buna göre; mirasçılıktan kaynaklanan elbirliği mülkiyeti olması durumunda, mirasçılar kendi aralarında sadece adi yazılı şekilde akdedecekleri bir devir sözleşmesi ile payları üzerinde tasarruf işlemi gerçekleştirebilirler.

Taraflar, elbirliği mülkiyeti ilişkisini sürdürmek istemiyorlarsa, elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete çevrilmesine veya topluluğu (elbirliğinden kaynaklanan topluluğu) dağıtılmasına veyahut paylaştırılmasına karar verebilirler. Taraflarca anlaşma sağlanamadığı takdirde ortaklığın giderilmesi davası açılması suretiyle elbirliği mülkiyet ilişkisi sonlandırılabilmektedir.

Mahkemece yapılan yargılama işlemi doğrultusunda miras hukukundan kaynaklanan elbirliği mülkiyetin satış suretiyle sonlandırılmasına karar verildiği takdirde satış bedelinin kural olarak mirasçıların veraset ilamındaki miras payları oranında paylaştırılması yönünde karar vermesi gerekmektedir. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, 2016/12729 Esas, 2020/479 Karar sayılı ilamında “…Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satış bedelinin ve harcın ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Satışına karar verilen taşınmaz; …Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin ve harcın mirasçılık belgesindeki paylar oranında,” paylaştırılmasına karar vermiştir.

Ancak mirasçılar tarafından Türk Medeni Kanunu’nun 677. Maddesi uyarınca miras payı devri yapıldığı takdirde veraset ilamındaki miras payı oranı ile gerçek durum arasında bir uygunsuzluk meydana gelebilmektedir. Bu konu hakkında hukuk düzenimizde bir düzenleme bulunmadığı gibi yerleşik bir içtihat kararı da bulunmamaktadır. Kanımızca, her ne kadar Yargıtay tarafından elbirliği mülkiyetinden kaynaklı ortaklığın giderilmesi davalarında veraset ilamının esas alınması gerektiği belirtilse de mirasçılar tarafından yapılan işlemler sonucunda veraset ilamındaki miras payları gerçeği yansıtmadığından yargılamayı yürüten mahkeme tarafından mirasçılar arasında yapılan temlik işlemleri dikkate alınarak gerekli araştırmaların yapılması ve bunun sonucunda da satış bedelinin hissedarlara ne şekilde paylaştırılması gerektiğinin tespit edilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, ortaklığın giderilmesi davaları her ne kadar basit olarak gözükse de kendi içinde bu yazımızda değinmediğimiz daha birçok tartışmalı noktayı barındırmaktadır. Dolayısıyla ilgililerin hak kaybı yaşamaması ve ekonomik olarak da büyük külfetler altına girmemesi adına bu tarz davaların alanında yetkili avukatlar tarafından takip edilmesinde yarar vardır.


'Makalenin tüm hakları yazarı Av.Enes TEPER'e aittir ve makale, yazarı tarafından (http://www.sertkayahukuk.com) internet sitesinde yayınlanmıştır. '

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.